Varis Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Varis problemi hastalarda uzun süre herhangi bir ağrıya ya da benzer bir şikayete neden olmadan seyredebilmektedir. Bu nedenle birçok insan varislerini sadece kozmetik sorunlar olarak görmekte ve herhangi bir tetkik yaptırmamaktadır. Oysa ki varis problemi ciddi bir toplardamar hastalığıdır. Toplardamarlarda kapakların fonksiyonlarının yitirilmesi sonucunda açığa çıkan varis problemi ihmal edilmemelidir. Aksi halde birtakım semptomlar gelişecektir.

Ağrı hissi; varislerin çevre dokulara baskı yapması nedeniyle hastadadolgunluk tarzında yoğun ağrıya neden olabilmektedir. Bununla birlikte hastanın uzun süre ayakta durması ve uzun süre oturması durumunda açığa çıkan ağrılar yaşam konforunu olumsuz yönde etkilemektedir.

Uyuşma ve karıncalanma hissi; varisler tedavi edilmedikçe özellikle geceleri uyuşukluk ve karıncalanma hislerine neden olmaktadır. Bu durum ise hastanın uyku düzenini bozmakta ve yaşam kalitesini önemli derece düşürmektedir.

Şişlik ve ödem oluşumu; varisler ilerlediği sürece şişlik ve ödemlere neden olmaktadır. Damarlarda sıvı kaçışı sonucunda oluşan ödem hastaya rahatsızlık vermektedir.

Varis ülseri oluşumu; bacak yaraları olarak da bilinen varis ülseri ilerlemiş varis problemlerinde açığa çıkmaktadır. Damarlarda çatlamalar sonucunda oluşan yaralar, uzun süre iyileşmemekte ve enfeksiyona maruz kalabilmektedir.

Varis oluşumu asla göz ardı edilmemeli ve henüz ilerlememiş haldeyken tedavi edilmelidir. Günümüzde cerrahi dışı birçok yöntem ile tedavi edilebilen varisler konforlu bir şekilde iyileştirilebilmektedir.

Varisin Cerrahi Dışı Tedavi Yöntemleri

Varis probleminin günümüz teknolojik olanakları sonucunda birçok yeni yöntem ile tedavisi mümkündür. Bu yöntemler şu şekilde sıralanabilmektedir;

• Köpük tedavisi
• Zamk tedavisi
• Radyo frekans tedavisi
• Lazer Tedavisi
• Ameliyatla tedavi
• İğne ile tedavi

Varis problemi yaşayan hastalar damar cerrahına başvurduklarında ayrıntılı bir tetkik sürecinden geçmektedir. Bu tetkik yöntemleri; renkli Doppler ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi, MR ve venografi yöntemleridir. Bu yöntemler ile hastanın damar sağlığı hakkında bilgi edinilecek, varisli damar tespit edilecek ve varis oluşumunun derecesi belirlenecektir. Bütün bunların sonucunda da uygun tedavi yöntemi planlanmaktadır.

Varisin ameliyatla tedavisi günümüzde daha az uygulanmakla birlikte “altın standart” tedavi yöntemi olduğu unutulmamalıdır.

Günümüzde varis ameliyatını da çok küçük kesilerden yapıyoruz ve estetik dikiş tekniği ile dikerek dikiş alma gerektirmeyen iz bırakma olasılığını azaltıyoruz.

Ayrıca nüks variste cerrahi tedavi çoğu kez tek seçenek gibi görünmektedir.